Lastiğin Tarihçesi

Otomobil kauçuk lastiklerinin ilk örneği 1900’lü yılların başında J.B. Dunlop tarafından çocuğunun 3 tekerlekli bisikleti için tasarladığı lastik modelidir. Dunlop, çocuğunun bisikletine üzeri lastik solüsyonu ile kaplanmış çadır bezini lastiklere çivi ile çakarak içine hava doldurmasıyla ilk adımı atmıştır. 

Kauçuk, endüstride daha önce birçok şeyde kullanılmış olsa da tam anlamıyla otomobil lastiği Goodyear markasının kauçuğu kükürt maddesiyle pişirip şekillendirmesiyle ortaya çıkmıştır. Bir süre geçtikten sonra Dunlop’un lastik topuklarına çelik teller yerleştirmesiyle iç lastikte icat edilmiş oldu ve endüstrinin gelişim süreci başlamış oldu. 1940’lı yıllarda ise uluslararası lastik ebat sistemi ortaya çıktı böylelikle lastik endüstrisi bir standart altına alınmakla birlikte günümüz manadaki lastiklerin üretimine geçilmiş oldu.

Daha sonraki yıllarda iç lastiğin yerini içinde lastik olmayan iç lastiksiz lastikler almıştır böylelikle daha uzun ömürlü, dayanıklı ve performanslı yol lastikleri ortaya çıkmıştır.

Kamyonlarda Lastik Kullanımı

  Binek otomobillerde olduğu gibi kamyonlarda ve ticari taşıtlarda da lastik kullanımı çok önemli bir konudur. Çok uzun mesafelere tonlarca yükü uzun süreler boyunca hiç durmadan, zorlu yol koşulları, iklim koşulları ve trafik koşullarına karşı koyarak götüren kamyonların lastikleri de hem bu uzun ticari süreçlerin sekteye uğramaması hem trafiğin ve sürücünün güvenliğinin tehlikeye atılmaması hem de kamyonun bu kadar büyük bir kütleyle kontrolünün sağlıklı sağlanabilmesi için çok önemlidir.

Kamyonlarda Lastik Maliyeti

Bir kamyonda veya tırda tonaja göre değişiklik gösterse de ortalama olarak 12 tane lastik vardır. Elbette ağır yük altında, uzun süreçli ve zorlu koşullara meydan okuyan lastiklerin de bu sebeplerden dolayı yüksek kalitede, uzun ömürlü ve sağlam olması gerekmektedir. 

Günümüzde ortalama bir kamyon lastiğinin 4 bin TL’den başladığını düşünürsek 12 lastikte kamyon sahibi şahıs veya şirket için inanılmaz maliyetli bir işlem olarak karşımıza çıkmaktadır. Kamyon filoları olan büyük envanterli şirketler için tır maliyetlerinin en üstünde gelen bu lastik maliyetleri gerçekten can sıkıcı bir hal alabilir. 

Yoğun çalışan 100 kamyonlu bir filonun lastiklerinin değişim maliyetini düşündüğünüzde gerçekten can sıkıcı bir boyutta olduğunu söylemek pek yanlış olmaz. Ancak bu maliyetleri de neredeyse yarı yarıya lastik kaplama uygulamasıyla düşürmek mümkün. Bu maliyetlerin yüksek olmasından dolayı ortaya çıkan bir uygulama olan lastik kaplama, uzman bir ekip, doğru uygulamalar ve doğru malzemelerle yapıldığı zaman sıfır bir kamyon lastiğinin yarı maliyetine denk gelmekte ayrıca sıfır lastiğe göre kaplama lastik %5 km ila %10 km arasında daha fazla gidebilecek kadar dayanıklı hale gelebilmektedir. 

Ancak lastik kaplamanın da yapımı sırasında dikkat edilmesi gereken birçok önemli detay mevcuttur. Eğer lastik kaplama işlemini trafik güvenliğini ve mallarınızın güvenliğini göz ardı edip yalnızca maliyetlerden kaçmak için merdiven altı diye tabir edilen kalitesiz ve standarda uygun olmayan şekilde yaptırırsanız uzun vadede çok daha büyük sorunlarla karşılaşabilir maliyetten kaçacağım diye daha fazla maddi sorumluluğun altına girebilirsiniz.

Lastik Kaplama Nedir?

Lastik kaplama işlemi 1930’ların başından beri yapılan ve lastiklerin sırt kısımlarının yeni bir lastik kauçuk tabakayla kaplanarak yenilenmesi işlemidir. Uzun süreden beri yapılan bu işlem yıllar geçtikçe teknolojiyle paralel olarak gelişmiştir bu yüzden lastiğinizi birkaç kez kaplatarak bu hizmetten sağlıklı bir şekilde faydalanabilirsiniz. Lastiğe bu uygulamanın yapılabilmesi için lastik diş derinliğinizin 5 milimetrenin altında olması gerekir.

Lastik Kaplama Nasıl Yapılır?

Lastik kaplama uygulamasının süreçleri şunlardır;

1- Lastiğin Kontrolü

Kaplama yapılacak lastiğin standartlara uygun olup olmadığı uzman kişiler tarafından kontrol edilir.

2- Lastiği Traşlama İşlemi

Kontrol edilen lastiğin sırt kısmındaki dişlerin traşlanması işlemidir. Lastiğin sırtı kaplamaya uygun hale gelecek şekilde traşlanır. Bu işlem için özel bir alet kullanılır, şişirilen lastik bu alete takılır ve üzerinde ki bıçaklar sayesinde lastiğin dişlerini traşlar. Böylelikle lastiğin sırtında pürüzsüz bir yüzey elde edilir.

3- Lastiğin Tamiri İşlemi

Traşlanan lastiğin sırt yüzeyine batmış olan yabancı cisimlerin çıkarılması ve yırtıkların onarılması işlemidir. Bu aşamada lastiklerin sırt yüzeyinde oluşan tüm bu problemler tamir edilecek seviyede ise uzman kişiler tarafından tamir edilir, tamir edilemeyecek seviyede ise lastiğin kullanılamayacağı belirlenerek ayrılır.

4- İlaçlama ve Dolgu İşlemi

Lastikte bulunan yırtıkların temizliği ve tamiri yapıldıktan sonra, sırt malzemesi ile karkas arasında kalan bölüme özel bir solüsyon uygulanır. Solüsyonun kuruması beklendikten sonra lastikte tamir işleminden sonra oluşan çukurlar ve girintiler özel kauçuk bir hamur ile doldurulur. Bu sayede yırtık ve tamirler sebebiyle oluşan boşluklar dolar ve lastik kaplanmaya hazır hale gelir.

5- Yeni Sırt Yüzeyinin Giydirilmesi İşlemi

Sırt yüzeyi pürüzsüz bir hale getirilen lastiğin yeni dişli sırtının giydirilme işleminin yapıldığı aşamadır. Lastiğiniz bu aşamada yeni bir lastik görünümüne kavuşur.

6- Pişirme Aşaması

Bu süreçte lastiğin hem sırt bölümü hem karkas bölümü hem de bu iki bölümün arasına yerleştirilen kauçuğun pişmesi sağlanır. Pişirme bölümünde kauçuğun plastik halden elastik bir hale geçmesi sağlanır bunun için pişirilme süresi, basınç ve sıcaklık şartlarının dikkatlice ayarlanması gerekmektedir.

7- Final Kontrol Süreci

Bu son aşamada lastik hala sıcak bir durumdayken son kontroller yapılır. Lastik hala sıcak olduğu için oluşan hatalar kendini daha net belli eder. Lastiğin üzerine yapılan tüm işlemler bu aşamada dikkatlice ve titizlikle uzman bir ekip tarafından kontrol edilir. Son olarak boya işlemi yapılır ve 1 gün kurutulur. 1 gün sonra tamamiyle soğuyan lastikler müşterilere teslim edilir.